Genel Duyurular,  Güncel Yazılar

Endüstri Devrimleri ve Yakın Gelecek?

Yakın tarihimizde Endüstri Devrimlerinde olan değişimler ve bunların yaşamımıza olan etkilerini anlayabilmek için neler değişmiş kısaca bir bakalım. Özellikle, son iki yüz yıl içinde gerçekleşen endüstri devrimlerinde oluşan değişimler yaşamımızı derinden etkilediği için buna bağlı olarak sahip olduğumuz paradigmalarda da değişimler gerçekleşmiştir.

Birinci endüstri devrimi, 18. yüzyılın sonlarında buhar makinalarının kullanılmaya başlamasıyla şekillenmiş ve 20. Yüzyılın başlarına kadar etkisini göstermiştir. Buhar gücünün makinalarda kullanılmasıyla üretim artmış üretim artışı ise fiziksel iş gücüne olan talebi artırmış bu aletleri kullanmak için gerekli olan basit beceri sahibi olmak önemli hale gelmiştir. İkinci endüstri devrimi ise elektrik gücünün kullanılmasıyla 20. Yüzyıl başlarında başlamış ve 70’lere kadar devam etmiştir. Bu dönemim en önemli özelliği seri üretim ve iş gücünün özelleşmesi olarak ortaya çıkmıştır. Üçüncü endüstri devrimi ise bilgisayarların üretimde otomasyon amacıyla kullanılmasıyla şekillenmiştir. Bilgisayar kullanımın, nesnelerin İnternet’inin yaygınlaşması ve siber-fiziksel sistemlerin kullanılmaya başlamasıyla içinde bulunduğumuz dördüncü endüstri devrimi şekillenmeye başlamıştır. Bu son endüstri devriminin en çarpıcı sonucu son dönemlerde artan bir şekilde tartışılmaya başlanan yapay zeka (YZ) (Artificial Intelligence, AI) ve  insanlara çip yerleştirilmesi gibi çok büyük değişimlere neden olabilecek uygulamalar şeklinde söylenebilir. “..Bu alanın lideri Elon Musk 28 Ocak 2024 günü yaptığı açıklamada, Neuralink’in çipini ilk kez bir insana yerleştirdiğini ve hastanın beyninden gelen elektrik sinyallerini tespit ettiğini söyledi. Altı yıllık bir çalışmanın bu erken aşaması, teknolojiyi güvenli ve kullanışlı hale getirmek için çok uzun bir yolda bir adımdır..”(CNET,2024). Önümüzdeki dönemde bu ve bunun benzeri bir çok haberle karşılaşmamız çok şaşırtıcı olmayacaktır. İnsan vücuduna yerleştirilecek olan bu çiplerin yapay zekayı eş zamanlı kullanımı sonucunda günümüz insanı (Homo sapiens) ne kadr rekabet edebilecek bunu yaşayıpm hep birlikte göreceğiz. Bu insan-robot kırması yeni insansılar (HuBOT’lar) ile Homo sapiens’in başa çıkması zor gibi görünüyor ????  Aslında, silisyum tabanlı sıfır ve birlerden oluşan bir dili kullanan ve sıfırla beş voltu sadece iki farklı durum olarak anlayabilen bilgisayarların avantajı bu işi çok hızlı yapabilmelerinden kaynaklanıyor. Ben geleceği şekillendirme işinde silisyum (bilgisayar sistemlerinde yagın) yerine karbon tabanlı (bildiğimiz bütün canlı sistemlerde yagın) sistemlerin daha tehlikeli olabileceğini ve bundan sonraki endüstri devrimlerinin bu çerçevede gelişeceğini düşünüyorum (Silisyum-Karbon?).

Evet, bence beşinci endüstri devrimi Karbon tabanlı bilgisayarları (canlı türevleri) konuşmaya başladığımızda başlayacak ve bunun sonuçları çok daha karmaşık olacak gibi görünüyor. İnsan genomun değiştirilemeye başlamasıyla ortaya çıkacak yeni türler sırasıyla Recombinant Human, Homo artificialis (yapay insan ) veya Homo hybritus (hibrit insan) olabilir mi? Aklıma, kartallar gibi kilometrelerce yüksekten görme becerisi olan, kokuyu aynı şekilde alma becerisine sahip, bizim duyma becerilerimizin algılayamadığı kadar hassas duyma becerisine sahip, göremediğimiz dalga boylarını görebilen kısacası şu anki duyu organlarımızla farkında olmadığımız bir dünyaya anlam verebilecek bir canlı türüyle başa çıkmak pek olmasa gerek. HuBOT dediklerimizin etkisini kırmak daha kolay gibi elektrik bağlantısı ve uydulara verilecek zararla bu tür iletişim sayesinde avantaj elde edenleri elemek kolay ama günümüz insanının değişimiyle ortaya çıkacak bu süper becerili insansılarla mücadele çok zor olacaktır.

Kaynaklar:

Kısa Biyografi: M. Yaşar Özden, 1980'lerin sonlarından itibaren teknolojiyi sınıf ortamlarında kullanmaya yönelik öğretmen yetiştirme programlarını yürütmüş ve hem yönetici hem de eğitimci olarak görev yapmıştır. 1996-1998 yılları arasında yürütülen "Milli Eğitim Geliştirme Projesi"nde PCU üyesi olarak çalıştı. Bu proje kapsamında Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi (BÖTE) bölümü kurulmuş ve Dr. Özden bu bölümün kurucu başkanlığını yapmış ve müfredatının hazırlanmasına katkıda bulunmuştur. Ayrıca, BÖTE bölümlerinin potansiyel eğitmenlerinin eğitimi için yeni harmanlanmış öğrenme ortamının tasarımına, geliştirilmesine ve uygulanmasına öncülük etmiştir. Dr. Özden, 2005-2007 yılları arasında Orta Doğu Teknik Üniversitesi ile Emniyet Genel Müdürlüğü'nün katkılarıyla (KAMU-Üniversite projesi) bir e-öğrenme portalı projesini geliştirilmesinde proje yöneticisi olarak rol almıştır. Dr. Özden'in başlıca ilgi alanları şunlardır; Öğretmen Eğitimi, Uzaktan Eğitim, İnternette Multimedya Uygulamaları, Web Tasarım ve Web Programlama ve Mobil uygulama geliştirme. Dr. Özden, bugüne kadar uluslararası indeksli dergilerde birçok makale yayınlamış ve bu yayınlara bugüne kadar çok sayıda atıf yapılmıştır.

Yorum yapabilirsiniz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir